Tarih beni yazmıyorsa ben kendim yazarım!

9 Haziran 2014 Pazartesi

Çok derin


 Yazarken iç organlarını parçalayan bir yazarın kitabını bir kere okumak olmaz bir kaç kez okumalı insan. 
Okurken çelişkiye düşürüp sonun da ''oooff deeep tamam ya haklısın'' dedirten bir kitap. 
Bazı kitaplar kitap değil savaşçı mübarek seninle savaşır kimisini yenersin kimisiyle berabere kalırsın Sade ve derin muhteşem bir savaşçı bence onunla savaşmaya kalkmayın çünkü yenileceksiniz.Mesela dünyada en iyi taklit edilen duygunun sevgi olduğunu söylüyor ilk ''hiç de bile ben taklit etmiyorum'' desem de taklit ettiğim en iyi şeyin sevgi olduğunu kabullendim sonunda. Kitap okunduktan sonra sürekli kendiyle meşgul ediyor insanı bir cümlesinde yeterince düşünmemişsiniz gibi düşündürüyor sürekli. Zaten bayıldığım kelime oyunlarıyla dahada etkiledi beni.  Kitap kişisel gelişim olmasa da bir çok kişisel gelişim kitabının aksine kişisel geliştirdi beni. Beni bana sorgulatan bir kitaptan sonra bir çok huyumu sorguya çekip birada öyle yapmak yok tamam mı demek zorunda kaldım. 


Deepin blogunun küçüğü sanki kütüphanenize koyabilir sıkıldıkça okuyup hatta koklayabilirsiniz! 

Biz diğer yazarların aksine deep hakkında hiç bir şey bilmiyoruz onu tanımıyoruz desek de aslında çok iyi tanıyoruz bir sanatçıyı sanatıyla tanımak çok zekice ve düşündürücü. İnsan yazılar böyleyse yazar nasıldır diye düşünüyor. Sanatını okuyarak sanatçıyı tanımak çok güzel bir şey. Yaşını yüzünü  fiziksel özelliklerini değil aklını zekasını duygularını en derin şekilde tanıttırıyor.
Ama bir şey söyleyim mi Sade ve derin kardeş istiyo hani bir ikincisi de gelse diyorum ?